19 Ekim 2011 Çarşamba

insanız hepimiz

Vicadanı olan herkesin içi yanıyordur eminim.
Sabah sabah yüreğime bir şey oturdu resmen. Hakkari'deki saldırıdan bahsediyorum, 24 insanı ve beraberinde onların ailesini, sevdiklerini yok eden saldırıdan.

Canımın içinin güvenli bir yerde asker olduğuna şükrederken bir yandan, bir yandan da bunu düşündüğüm için vicdan azabı çekiyorum. Ama insanım ve bu insani bencilliği yaşıyorum, inkar edemem.
Aklıma şehit olan o insanlar, onların son düşüncelerinin ne olabileceği, o sırada kalplerinin nasıl çarptığı, nasıl yok oldukları bir gecede, anneleri, babaları, sevgilileri, eşleri, onların şu an hissettikleri geliyor, içim taşıyor.
Ben sadece insani hislerimle boğulur gibi olurken, ne durumdalar onlar düşünemiyorum. O an bencilleşiyorum işte, aklımda tek bir cümle yankılanıyor: Allah'ım O'nu koru, bizi koru, n'olur.

Nur içinde yatsın tüm şehitlerimiz, Allah ailelerine güç versin.

---

Diyeceğim o değildi başlarken aslında, öyle gelişti. Tamamen farklı şeyler yazmaya gelmiştim.

Ben, bir de insanlara kızıyorum.

5 şehitle 24 arasında ne fark var?
Sayıyla mı ölçüyoruz tepkimizi artık? Sabahtan beri facebook patlama yaşadı. Profiller değişti, durumlar, iletiler güncellendi. Herkes öfkeli. Öfkeyi anlıyorum. Ama sayıya göre mi değişmeli öfkenin boyutu?
Ben bir şehiti de kabul etmiyorum ki.
Hadi sabır taştı artık diyelim. Umarım taşmıştır gerçekten, umarım bir şeyler değişmeye başlar. Fazla mı iyimserim bilmiyorum, iyimser de olmak gerek biraz.

Ama...
Bazı yorumlar, iletiler, konuşulanlar... Beni inanılmaz rahatsız ediyor.

Doğunun kökünü kazımak gerek!...miş
Hak hukuk adalet, milliyetçi hareket!...miş
Herhangi biri alıp burda benzincide pompacı yapılmaz!...mış.

Asla ve asla teröre dair tek bir ihtimali bile savunmam ama bütün bir coğrafyayı suçlamak, yok etmek istemek, böylesine aşağılamak... Ben bunu da kabul edemiyorum.
Aşağılamak ne demek yaa? Nasıl bir ayıp? Kimsin ki sen, kimi aşağılıyorsun?
İnsanız hepimiz sen mi unuttun, bir üstünlüğümüz var da ben mi görmüyorum? Ben batıda doğdum diye mi soylu, yaşamaya hakkı olan bir insanım? O ise doğuda doğdu diye, sadece kaderi orda yazıldı diye, kökü kazınacak bir hain olamaz. Olmamalı.
Nasıl bir bakış açısı ki bu Adana'dan doğusu sadece terörist ve terörist yuvası olarak nitelendirilebiliyor.

Terörü aklı başında olan kimse kabul etmez. Ama aklı başında hiç kimse de çözümün tüm güneydoğunun kökünü kazımak olduğuna inanıyor olamaz.

Hiç yorum yok: