26 Aralık 2010 Pazar

ben, benden cesur birini isterim hayatımda!

Ben;
Benden olgun insan isterim karşımda!
Benden dürüst,
En ufak dalgada,
Arkasını dönmeyecek kadar olgun.
Arkamı döndüğümde,

Sırtımdan vurmayacak kadar güvenilir.
Bir o kadar cesaretli olmalı.
Yağmurdan ıslanıp,fırtınadan kaçmamalı.
Ayağı taşa takılınca kayadan korkmamalı.
İşine gelince sevip,
Zoru görünce bırakmamalı!
---
Günlerdir cesaret hakkına düşünüp dururken, hayatımda istediğim kişinin benden daha az cesarete sahip olabilme ihtimalini kaldırıp kaldıramayacağım konusunda kafa yorarken Can Yücel'in yukarıdaki yazısına rastladım facebook'ta.

Yoo, kimseye haksızlık etmek istemem, O'na asla... Yukarıda yazanlarla alakası yok O'nun. Ama canımı sıkıyo bir şey, cesarete takığım bu aralar, pire için yorgan yakan biri miyim, bilmiyorum. Sadece tek bir kelime için, şu bütün yazıyı göndermemeliyim O'na. Bu daha büyük haksızlık.

Ama demiştim ya huysuzluk normalim oluyor diye, kafama takılmışken bir şey, yüzümü güldüremiyorum ben, yapmacık sevgi gösteremiyorum. Aklımda her şeyimi etkileyen kocaman bir SORU varken, ben hiç bir şey yokmuş gibi davranamıyorum...

Yanımda dururken yanağı, sarılıp öpemiyorum. Kafamı uzatsam yetecekken, kokusunu duyamıyorum. Eli orda dururken, ben gidip o eli tutamıyorum. Böylesi de kendime haksızlıkmış gibi geliyor işte.

Aklımda o koca "cesaret" kelimesi varken...

Hiç yorum yok: